Nevşehir Gezilecek Yerler

Kapadokya denilince akla gelen ilk nokta olan peribacaları, volkanik oluşumlu coğrafik yapılardır. Hasandağı ve Erciyes gibi bölgedeki volkanik dağların patlaması ile ortaya çıkan lav ve küller, peribacalarının temellerini atmıştır. Bir zamanlar deniz olan Kapadokya bölgesi bu lav ve küller yüzünde kurumuştur. Sadece Kapadokya değil, etraftaki tüm akarsu ve göller de küllerle kaplanmıştır. Böylece oluşan tüf tabakaları, zamanla rüzgar ve selin etkisiyle aşınarak peribacalarını oluşturmuştur.

Paleoilitik dönemden beri insanlığın ilgisini çeken peribacaları, bu dönemde oyulmaya başlanmıştır. Roma ve Bizans döneminde kilise olarak da kullanıldıkları da bilinmektedir. Bugün, peribacalarının içinde kiliselerden kalan süslemeleri görmek mümkündür.

Bölgedeki en meşhur peribacaları ise 'Üç Güzeller' olarak bilinen, bir küçük, iki büyük peribacasıdır. Diğerlerinden görünüm itibariyle daha farklı ve estetik olan Üç Güzeller, peribacalarını görmeye gelen turistlerin de ilgisini çekiyor.

Sit alanı olarak korunan Nevşehir Kalesi'nin tarihi Selçuklulara kadar gitmektedir. 12. yüzyılda inşa edilen kale, Bağdat Kervan Yolu'nun güvenliğini sağlamak için yapılmıştır. Kale ve çevresinde yapılan kazı çalışmaları, burada bir yeraltı şehrinin yattığını ortaya çıkarmıştır.

Hacı Bektaş Müzesi olarak da bilinen yapının içinde hem türbe, hem de müze bir arada yer almaktadır. Türbe ve müze Nevşehir merkezinden uzakta, Hacıbektaş ilçesinde bulunmaktadır. İsmini ünlü İslam düşünürü Hacı Bektaş Veli'den alan ilçe, sadece Hacı Bektaş Veli'yi değil, pek çok Hristiyan düşünürü de yetiştirmiştir. Etnografya müzesi olarak hizmet veren Hacı Bektaş-ı Veli Türbesi ve Müzesi, içinde geleneksel sanat anlayışı yansıtan pek çok koleksiyonu barındırıyor. Ayrıca müze sergilerinden zamanın Bektaşilerinin nasıl yaşadığını öğrenmek de mümkün.

Aziz Basil tarafından din öğretimi yapmak için kurulan merkez, bugün Göreme Açık Hava Müzesi olarak ziyaretçilerini ağırlıyor. Milattan önce 4. yüzyıldan beri ayakta duran merkez, kaya içine oyulmuş yaşam alanlarından meydana geliyor. Göreme Açık Hava Müzesi'nde kayalara oyulmuş kiliseler, şapeller ve yemekhaneler gibi alanları görmek mümkün.

Damat İbrahim Paşa Külliyesi Sübyan Mektebi, 1966 yılında restore edilmiş ve 1967 yılında Nevşehir Müzesi olarak tekrardan açılmıştır. Daha sonraları Nevşehir Müzesi asıl yerinden Kültür Sitesi'ne taşınmıştır. Bugün müzede hem etnografik, hem de arkeolojik eserleri bir arada görmek mümkündür.

Atatürk'ün Sivas Kongresi sonrasında Hacı Bektaş ilçesinde geldiği ev, bugün müze olarak kullanılmaktadır. Atatürk'ün bir gece boyunca konakladığı bu ev, 2011 yılında onarılarak müze haline getirilmiştir. Müze içerisinde tarihi açıdan önemli belgeler ve Mustafa Kemal'in kişisel eşyaları bulunuyor.

Müzeler açısından zengin olan Nevşehir'de Kapadokya Sanat ve Tarih Müzesi'ne de uğramayı unutmayın. Bebek Müzesi olarak da bilinen müzede el yapımı bebekler sergileniyor. Bebekler, Kapadokya tarihini, destanlarını ve Cumhuriyet dönemini yansıtıyor.

Avanos'un 5 kilometre dışında bulunan Zelve Açık Hava Müzesi, geniş bir alanı kaplamaktadır. Zelve Vadisi'nde bulunan kaya kiliselerini ve yaşam alanlarını içine alan açık hava müzesinin içinde bir de cami bulunuyor.

Avanos Saç Müzesi, ilgi çekici hikayesi ile diğerlerinden ayrılıyor. Anlatılanlara göre çömlekçilik yapan Galip Körükçü'nün atölyesine bir Fransız turist kadın gelmiştir. Sonrasında ikili arasında romantik bir ilişkinin doğduğu söylenmektedir.

Ülkesine geri dönmek zorunda kalan kadın, giderken Körükçü'ye saçlarından bir tutam vermiş, Körükçü ise saçları atölyesine asmıştır. Atölyeye gelip hikayeyi duyan her kadın, kendi saçlarından bir tutamı burada bırakmış ve atölye Avanos Saç Müzesi halini almıştır.

Avanos'ta bulunan ve Türkiye'nin ilk seramik müzesi olan Güray Müze, aynı zamanda dünyada kayaya oyulmuş tek müzedir. Müzede antik seramik eserleri ile son yüzyılın en değerli seramik sanatçılarının eserleri bulunuyor. Müzede ayrıca heykel ve fotoğrafçılık gibi sanat dallarından da örnekler yer alıyor. Müzede kimi zaman seminerler ve konserler de gerçekleştirilmektedir.

Kapadokya'da balonların kalkışını izleyebileceğiniz yegane nokta Sunset Point'tir. Göreme'de yer alan Sunset Point'ten hem güneşin doğuşunu, hem de batışını izleyebilirsiniz.

Sunset Point'i Kapadokya hakkında çekilmiş pek çok fotoğrafın konusu olarak görmek mümkün. Bu nedenle manzarayı hemen hatırlayacaksınız.

Kızılırmak üzerinde kurulmuş olan Tahta Köprü'ye 'Sallanan Tahta Köprü' de denilmektedir. Asıl ismi bu olmasa da, yürürken sallandığı için günlük hayatta bu ismiyle anılır. Köprünün bir özelliği de korkuluklarına asılan asma kilitler. Çiftler tarafından takılan bu kilitlerin anahtarı, sevgilerinin sonsuz olması için Kızılırmak'a atılır.

Abdülhamit döneminde yapımına başlanan köprü, Avanos'un simgelerinden biri haline gelmiştir. Taş Köprü'nün yapımında Avanos taşları kullanılmış ve köprü bugüne kadar zarar görmeden gelmiştir. Abdülhamit döneminde bitirilemeyen köprünün inşasına 1990'da devam edilmiştir. Köprünün ayakları Türk ustalar tarafından tamamlanırken, geri kalanı Macar ustalarca yapılmıştır.

Ürgüp merkezindeki Temenni Tepesi, mükemmel bir Nevşehir manzarası görmek isteyenlerin uğrak noktası. Temenni Tepesi'ne ismini, tepesine inşa edilmiş olan türbe vermiştir. Bu türbede dilek dilendiğinde halk arasında tepeye 'Temenni Tepesi' denilmeye başlanmıştır. Burada dilek dilemek ve hemen yanındaki çay ocağında dinlenmek isterseniz Ürgüp'e gelebilirsiniz.

40 kilometrelik alanıyla Göreme Milli Parkı, oldukça geniş bir alan üzerine kurulmuştur. Milli parkın içinde doğal güzelliklerin yanı sıra tarihi yapılar da bulunuyor. Genellikle Roma ve Bizans döneminden kalan bu yapılar arasında kiliseler ve manastırlar sayılabilir. Milli parkın içinde ayrıca tarihi şaraphaneler de yer alıyor.